Ne olduklarını hatırladılar

Ne olduklarını hatırladılar

Son iki karşılaşmada alınan mağlubiyet sonrası düşme hattının içinde bir sıralama, psikolojik olarak zorlu bir noktadaki oyuncu grubu, darmadağın olmuş bir yönetim ve yeni bir hoca ile çıkıldı Bandırmaspor karşılaşmasına.

Bandırmaspor ise son zamanlarda gösterdiği performans ile rakiplerini devire devire geçdi İzmit’e…

Amaçları buradan 3 puanla ayrılıp maç fazlası ile ikinci sıraya oturmaktı.

KONTRALARLA POZİSYONLAR BULDUK

Maça psikolojik olarak önde başlayan takım, her ne kadar deplasmanda olsa dahi Bandırmaspor’du.

Henüz ilk dakikalarda topa hakim olarak oyunun kontrolünü eline almaya başladılar.

Çoğunluğu 2. bölgede olan paslaşmalarla defans arkasında boşluklar aradılar.

Bu süreçte Kocaelispor ise kontralarla net pozisyonlar yakaladı.

Özellikle Mustafa hoca döneminde alışık olduğumuz rakibi karşılayan, pas yapmasına izin veren aldığı topları iki üç pasla rakip kaleye götürmeye gayret eden bir Kocaelispor vardı.

İlk 10 dakika içerisinde bu kontralarla Samed Ali ve Benhur ile 2 net pozisyon yakaladık fakat skoru elde edemedik.

BİR HATA GOL GETİRDİ

İlk yarının kalan dakikalarında da bu oyun genel olarak devam etti.

Ara ara topa hakim olsak da, paslaşmalarımız genel olarak rakip yarı sahada tehlike oluşturacak türden değildi.

Bandırmaspor’un bu oyununda hem çok koşan, hem de top becerisi yüksek olan Mulumba çok kritik bir rol oynadı.

Defansımızın arkasına merkezden atılan uzun toplarda sprinter özelliği yüksek hücum hattıyla boşluklar yakalamaya çalıştılar.

Genel olarak başarılı kademelerde bulunsak bile, boşluktan faydalandıkları bir pozisyonda soldan Beykan’ın çabasıyla kazanılan top, ceza alanı içerisinde Keny ile noktalandı.

DURAN TOPLAR!

Aslında bu durum Kocaelispor’un sezon başından beri zaafıydı.

Özellikle beklerimizin üzerine fazla gelindiğinde benzeri golleri kalemizde gördük.

Diğer müzmin problemimiz olan duran toplardı.

Rakibin duran toplarında da tehlikeler yaşadık.

Özellikle kaleci Korcan’ın düşük formu da bu benzeri durumlara sebebiyet verdi.

KOLOVOS’UN LİDERLİĞİ

İkinci devrenin başıyla birlikte farklı bir Kocaelispor izledik.

Rakip ceza alanına daha fazla gelen, topu Bandırmaspor’dan alan bir takım vardı.

Bulunan ilk boşlukta da zaten Kolovos golü yaptı.

Bundan önceki maçlarda isteyen, zorlayan Kolovos görüntüsü bu maç özelinde zirve yapmıştı.

Saha içerisinde arkadaşlarını yönlendirme ve oyunu okuma anlamında tecrübesi ve zekasıyla ön plana çıktı.

Kısacası Kolovos oyunu ile de isyanı ile de “Liderlik” yaptı.

Benhur ve Musa da takımı mental anlamda saha içinde ayakta tuttu.

FAZLA POZİSYON VERMEDİK

Bundan sonraki süreçte Bandırmaspor özellikle orta sahada oyunu eşitlemiş gibi gözükse de ilk yarıda bizim üzerimizde denedikleri şeyleri biz denemeye başladık ve defans arkasına özellikle Benhur’un koşularıyla tehlikeler oluşturmaya çalıştık.

Golü de bu pozisyonlardan birinde, kazanılan korner sonrası bulduk.

Duran toptan gol bulmamız da ayrıca sevindirici bir husus.

Kalan dakikalarda ise savunma arkası koşularla pozisyonlar yakalamaya çalışan, rakibi özellikle ikinci bölgede karşılayan bir Kocaelispor vardı.

Rakibe fazla pozisyon vermeden de maç bitirilmiş oldu.

Normal şartlar altında daha akıllıca hücum yapılsa erkenden bitebilecek bir maç hüviyetindeydi.

Ama bu kriz döneminde, ligin önemli takımlarından Bandırmaspor’u yenmek çok çok önemliydi.

Maçın geneline baktığımızda, Kocaelispor oynaması gerektiği gibi oynadı diyebiliriz.

Elimizdeki oyuncu grubu kompakt bir oyun oynamaya müsait.

Ancak rakibi çok boğan hücumlar yapmaya, rakip yarı sahada yerleşik oyun oynamaya çok müsait değil.

TOPUN KIYMETİNİ BİLMELİYİZ

Öte yandan ilginç istatistiklerin bu konuda ortaya çıktığını görüyoruz.

İl yarı kazandığımız Bursaspor ve ikinci yarı kazandığımız Balıkesir maçı haricinde, kazandığımız maçların hiçbirisinde rakipten daha fazla pas yapmamışız.

Pas çoğunluğuyla oynadığımız ilk yarıdaki Ümraniyespor ve Menemenspor maçları, içerideki Boluspor mücadelelerinde de mağlubiyetler almışız.

Bu noktada ortaya çıkan durum şudur ki, biz topla fazla oynadığımızda fazlaca üretim yapabilen bir takım değiliz.

Topu ayağımıza aldığımızda topun kıymetini bilmemiz ve top rakibin ayağındayken karşısında durabilmemiz gerekiyor.

Kazanmamızın başka türlüsü bu kadro ve şartlar altında çok mümkün görünmüyor.

MERKEZ ÜÇLÜSÜ

Orta sahadaki Mehmet Taş, Diop ve Kolovos üçlüsü oldukça iyi mücadele etti.

Özellikle tecrübesiyle Kolovos takımı yöneten akıl oldu.

Diop’un ve Mehmet Taş’ın performansları da iyi sevideydi.

Mehmet’in yaptıklarını o bölgede Mandjeck veya Omolo ile yapmak zor.

Mehmet gelecek Menemen maçında cezalı durumda.

Muhtemelen o bölgede Mandjeck’i göreceğiz.

SAMED ALİ

Ligin ilk yarısındaki görüntüsünden uzak olsa bile Mulumba rakip takipte bu bölgede öne çıkan isimdi. Bu futbolcu “Keşke bizim takımda olsa” diyebileceğimiz bir performans sergiledi.   

Savunmamızda zaman zaman ortaya çıkan koordinasyon eksikliği sürdü.

Bu durumun üzerine gidilmeli. Özellikle bariz tehlikeler yediğimiz, bek arkalarına atılan toplara, duran toplara dikkat etmemiz lazım.

Hücumda ise gol sıkıntısı çeken Gueye ve Samed Ali herkesi düşürüyor.

Samed Ali belki bir gol bulsa açılacak ama bariz şanslardan yararlanamamaya devam ediyor.

Samed Ali bu takımın son haftalardaki sürpriz golcüsü olabilir.

Adana’dan onu tanıyan hocası geldi ve direkt formayı verdi.

Samed de bunu elinden geldiği kadar iyi değerlendirdi.

BENHUR

Benhur, Bandırma maçında bambaşka bir seviyedeydi.

Mücadelesi ve attığı golle önemli işler yaptı.

Zaman zaman kullanmadığı ve kaçırdığı pozisyonları da oldu.

Ancak bu gol takımı olduğu gibi, Benhur’u da kendine getirdi.

KENDİMİZE GELDİK

Hatırlamak bile istemeyeceğimiz son iki karşılaşmaya nazaran, bizim için oldukça iyi görüntü veren takımımız, yüreklere su serpti.

Kazanılamayan maçlardan sonra girilen psikolojik durumdan da kurtulmak için de kıymetli bir kapı araladı.

Bu galibiyetle futbolcular da bir bakıma kendilerini hatırladı.

Şimdi sıra direkt rakibimiz Menemenspor’da.

Deplasmanda oynayacağımız karşılaşmayı kazanmak demek, çok şey demek…

BU KONUYA DİKKAT

Diğer bir nokta bilet fiyatları. Komple olarak bilet fiyatlarını düşürmek Maraton’un etkinliğini azalttığını düşünüyorum.

Birçok kişi Uefa Alt tribününü tercih etse de orada maraton gibi bir hava oluşmadı.

Bu durum da maç boyunca rakibi baskılamak konusunda tribünleri zayıf bıraktı.

Bundan dolayı bence yeniden bir düzenleme gerekiyor.